'Hedefimiz 2019'

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Alanya İlçe Teşkilatı haftalık olağan yönetim kurulu toplantısını gerçekleştirdi. Toplantının sonunda gündemi değerlendiren İlçe Başkanı Ali Takavut, "Turizmin artık ilk işaretlerinin yoğun bir şekilde turistlerin geleceği yönünde iken o istediğimiz yoğunluğu göremedik. Özellikle bir de 27 Nisan 2017 tarihinde çevreyi rahatsız edecek şekilde ve açık alanlarda içki içilmesinin yasağı getirilmiştir, Antalya Valiliği tarafından. Tabi ki Antalya Türk turizminin başkenti. O nedenle çok önemli Antalya’da turizm. Bunu göz önüne aldığımız zaman, geçen yılla bir karşılaştırma yapacak olursak; geçen yıl 11 milyon civarında turist az geldi. Bunun karşılığında da 10 Milyon Dolar civarında bir kaybımız oldu. Bu Türkiye için çok ciddi rakamlar. Bu alınan karar kamu görevlileri tarafından alınıyor ama hiçbir turizm sektörü ile görüşülmüyor. Biz şunu isterdi; Antalya’da böyle bir karar alınacaksa, tüm turizm sektörleri bir araya getirilip onların görüşlerinin alınması yönündeydi. O görüşler doğrultusunda bir karar alınması daha doğru olurdu diye düşünüyorum. Tabi buradan baktığımız zaman bakanlıktan da bir tepki yok. Turizm bakanlığından herhangi bir tepki gelmedi, yorum da gelmedi. Turizmciler bu konuda bakanlıktan da bir açıklama bekliyorlar ki biliyorsunuz geçen yıl bir sürü gencimiz, vatandaşımız işsiz bir sezon geçirdiler. Yine bu sezonda görüyoruz bir sürü gencimiz işsiz, bir sürü dükkan da kepenk kapatıyor. Tabi ki bu alınan karalar hem bu işsiz vatandaşlarımızı, gençlerimiz hem de bu kepenk kapatan esnafımızı endişelendiriyor. Yani önünü göremiyorlar" dedi.
'KARŞILAŞTIRMAYI DOĞRU YAPALIM'
Vatandaşlara mavi boncuk dağıtılmasına gerek olmadığını söyleyen Takavut, "Geçen yıl Rusya’dan gelen sıfırdı. Geçen yıl Nisan ayında 12 bin tane turist gelmiş. Rusya’dan bu sene 390 bin gelmiş. Biz bunu büyük bir sıçrama olarak görüyoruz ama esas karşılaştırmayı 2014 ve 2015 yılına göre yapmamız gerek. Çünkü geçen yıl gelen hiç turist yoktu. Karşılaştırmamızı geriye doğru yaparsak şu anda Alanya esnafı sıkıntı çekiyor. Sizde görüyorsunuz kiralık dükkanlar ve işsiz gezen gençlerimiz var. O yüzden derhal turizm sektörüyle uğraşan tüm temsilciler bir araya gelip bunların görüşü alınıp bir yol bulunmalı" diye konuştu.
'HAYIR DİYENİDE EVET DİYENİDE ZİYARET EDİYORUZ'
16 Nisan'da gerçekleştirilen referandum ile ilgili de konuşan Takavut, "Referandum oylaması bitti biz CHP olarak sonuçları kendi aramızda değerlendirip ileriye yönelik, hedefin 2019 olduğu çalışmalara şimdiden başlamış bulunmaktayız. Özellikle bize katkı yapan ‘hayır oyu veren’ veya karşıya katkı yapan ‘evet oyu veren’ tüm vatandaşlarımızı ziyaretlere başladık. Tüm vatandaşlarımızı ziyaret edeceğiz. Tüm eski köylerimizi şimdiki mahallerimizi ziyaret edeceğiz. Vatandaşlarımıza soracağız bizden istedikleri neler onları dinleyeceğiz. Hükümetten şikayetleri varsa onları dinleyeceğiz. İleriye doğru neler düşünüyorlar onları dinleyeceğiz ve ona göre bir yol haritası da çizmeye başladık. Umarım 2019 yılında eğer bu beraberlik birliktelik devam ettirilirse, şu andaki birlik beraberliği gösterenlerin sergileyeceği bir adayın kazanmaması için hiçbir neden yok" dedi.
'NELER OLACAK GÖRECEĞİZ'
Konuşmasına devam eden Takavut şunları söyledi: "Cumhurbaşkanımız biliyorsunuz dün resmi olarak partinin genel başkanı olmadı ama partinin üyesi oldu. 21 Mayıs’a kadar da parti üyesi olarak devam edecek. 21 Mayıs’tan sonra da kuvvetle ihtimal partinin genel başkanı olacak. Parti genel başkanı olan bir cumhurbaşkanı ile 2019 yılına kadar devam edeceğiz. Bu süreçte de neler olacak neler bitecek hep birlikte sizlerle beraber izleyeceğiz. Basın demokratik hayatımızın birer unsurudur. O nedenle haber alma veya yayma özgürlüğünün en etkili ilacı basınımızdır. Tabi ki bu haber alma ve bilgi yayma akışını sağlayarak toplumu bilinçlendiriyorsunuz. Yakinen de sizleri görüyorum ne kadar zor koşullar içerisinde gece gündüz sağa sola koştuğunuzu görüyorum. Basının hür ve tarafsız olması bireyin haber alma, bilgi edinme hakkını kullanmasına kamuoyunun duygu ve düşüncelerini objektif olarak yansıtamamasına ve bu süratle demokrasi ve insan haklarına temel hak ve özgürlüklerin gelişimine katkıda bulunulmaktadır. Böyle bir özveri ve fedakarlıkla görevlerini sürdürerek demokrasi ve basın arasındaki karşılıklı etkileşimini gösteren tüm basın çalışanlarımızın 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nü kutluyorum." - Mert CANTÜRK