Hastalık üzerinden siyaset yapmayız" "Biz hastalık üzerinden siyaset yapmayız" diyen Ethem Taş, " Ortada son derece insani bir durum söz konusudur. Bu süreçte Muhittin Böcek'e hep sağlık diledik. En büyük emelimiz onun bir an evvel sağlığına kavuşmasıdır. En başından beri tedavisine yardımcı olmak için elimizden ne geliyorsa yaptık, yapıyoruz, yapacağız. Kaldı ki, Antalyamızın Bakanları, Sağlık Bakanımız ve tüm milletvekillerimiz süreci ilk günden itibaren yakinen takip etmektedir, tedavi konusunda ilgilerini bir an olsun eksik etmemiştir. Cumhurbaşkanımız da tedavinin kusursuz ilerlemesi konusunda bizzat her türlü desteği vermektedir. Bu hususlar da kamuoyu tarafından bilinen bir gerçektir. Ne yazık ki son derece zor bir süreçten geçiyoruz. Dünya amansız bir salgının pençesindedir. Her an hepimizin bu hastalığa yakalanma riskinin olduğu bir ortamda yaşıyoruz. Bu süreçte insani değerlerimiz; şifa arayan, hayata tutunmaya çalışan herkese kayıtsız şartsız destek vermemizi gerektirir. Bizim bu noktada dimdik durduğumuz da izahı gerektirmeyecek kadar açıktır."ifadelerine yer verdi.
"Utanç denizinde boğulacaklar" İbrahim Ethem Taş şu açıklamalara yer verdi: " Bu süreçte ne yazık ki türlü türlü siyasi hesaplarla suyu bulandırmaya çalışan siyasetçilerin olduğu, onlara çanak tutan sözüm ona gazetecilerin dedikodu mahsulü mesnetsiz haberlerle itibar cellatlığına soyunduğu da bir başka gerçektir. Süreç ilerledikçe her türlü çirkefliğe müracaat edeceklerine, suret-i haktan görünüp diğer taraftan türlü türlü fitne ateşi yakacaklarına hep birlikte şahit olacağız. Biz; bu süreçte vakarımızı koruyarak, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bize yakışanı yapmaya devam edeceğiz. Elbet bu günler de geçecek ve gerçekler bir bir ortaya çıktığında, şimdi çirkin siyasi hesaplar yapanlar utanç denizinde boğulup gidecekler."
"Bizi esas üzen bu" Gündemi gereksiz meşgul eden dedikoduların hem Antalya'nın moralini bozuyor hem de hep birlikte moral vermek durumunda oldukları Böcek ailesini üzdüğünün altını çizen Taş, " Bizi esas üzen budur. Gazeteciliği; meslek etiğinden uzak, dedikodularla itibar cellatlığına dönüştürenlerin şimdi kamuoyuna birçok ispat borcu olduğunu bir kez daha ifade ediyor, onları ispata davet ediyoruz. Bu davetimiz yine karşılıksız kalacak. Bunu da biliyoruz. Zira son iki aylık süreçte yazdıklarını hiçbir surette ispat edemedikleri gibi yine "öyle duydum, öyle diyorlar, öyle konuşuluyor" gibi ifadelerle utanmadan, sıkılmadan pişkinliğe devam edecekler. Yine en büyük kötülüğü mesleklerine edecekler. Tüm Antalya olarak birlikte takip edelim."ifadelerini kullandı.
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu siz yapın!