Yalan söylerken vicdanın sızlamıyor mu?

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Alanya İlçe Başkanı Şevki Türktaş, önceki akşam Kanal Alanya ekranlarında soruları yanıtlayan Ak Parti Alanya Belediye Başkan Adayı Hasan Sipahioğlu’na sert çıktı. Sipahioğlu’nun Oba’nın imarı konusunda beldenin 10 yıllık belediye başkanlığını yapan CHP Alanya Belediye Başkan Adayı Şefik Türktaş’ı eleştirdiğini belirten İlçe Başkanı Türktaş, “Otoparka karşı gelen sendin, suya karşı gelen sendin, imarı açmayan sendin, Şimdi çıkıyorsun Oba'nın imarını yaptı, yapmadı diyorsun. Be adam sen kimsin?” dedi. Sipahioğlu’nun seviye ve ölçüyü kaçırdığını söyleyen Türktaş, “Kendisine sormak lazım, 15 yılda Alanya’ya ne yaptı? Şefik Türktaş, 10 yılda Oba’yı gölden kurtardı, borçtan kurtardı, imarını da yaptı. ‘İmar düzeltilmedi’ diyen Sipahioğlu, imarı yapılalı yıllar geçen Alanya’nın Hasbahçe cephesine bakması lazım” diye konuştu. 

Sipahioğlu’nun mülkiyet sorununu çözememesine rağmen başkalarına laf deme cesareti bulduğunu ifade eden Türktaş, “Bunun nedeni iktidarın verdiği şımarıklıktır. Sözüm ona hükümetin başı hukuk, adalet tanımadan Atatürk Orman Çiftliği’ndeki konut için ‘Yıkacak olan varsa gelsin’ diyor. İşte cesareti buradan alıyorlar” dedi. Sipahioğlu’na Oba’dan gelen taleplere ne yanıt verildiğini sorulması gerektiğini aktaran Türktaş, “15 senede Alanya'yı Türkiye'nin en borçlu belediyesi arasında ilk 10'una nasıl soktun? Taşı döşedin para aldın, suyu getirdin para aldın, yol yaptın para aldın, bu topladığın parayı nereye harcadın? Vicdanen sorumluluğu kendinde bilip insanlara cevap verebildin mi? İki ay öncesine kadar Hasbahçe’de imar vermiyordun, ne değişti de açtın? Üç adamı ikna edip 5-10 sene önce yapılmış imarı uygulatsan mı iyiydi, mahkemeye verin deyip önünü tıkadığın mı iyiydi?” dedi. 

“Hiç Allah korkusu yok mu?” diye soran Türktaş, şöyle devam etti: “Yalan söylerken sözüm ona gittiğin hacılıktan vicdanın sızlamadı mı? Koltuk o kadar mı tatlı? Tekrar oturmak için yalan söylemen mi lazım? Vicdanın hiç mi sızlamıyor? Manavgat, Serik içme suyu parasını DSİ yaparken sen burada inim inim inletip vatandaştan alırken çok mu rahatsın? Geçmişte suyu DSİ'nin getireceğini, bizim işimiz olmadığını, suyun ormandan geçmesine müsaade edilmeyeceğini söyleyen sen değil miydin? Otoparka karşı gelen sendin, suya karşı gelen sendin. İmarı açmayan sensin, çıkıyorsun şimdi Oba'nın imarını yaptı, yapmadı diyorsun. Önüne gelen Oba Belediyesi’ne neden hayır dedin? Neden direkt reddettin, gündeme almadın? Be adam sen kimsin? Köye okul sözü veriyorsun, hiç okula boya tenekesi alıp gönderdin mi belediyeden? Şimdi hangi cesaretle söz veriyorsun? 

Biz eğitime karşı değiliz. Dün öğretmen yanına gelip de ‘İki boya al, okulu boyatacağım’ dediğinde bakmadığın yere şimdi okul yapacaksın. Hadi be sen de! Hangi bütçeyle yapacaksın bunu? Türkiye'nin en borçlu 10 belediyesi içindesin. Borcun nereden geldiği belli değil. Arıtmadan diyeceksen o arıtmanın borcu 20 senedir ödeniyor. İnsanlardan aldığın atık su bedeli nereye harcadın? Bundan sonrasını ne yapacaksın? Daha köylere okul yapacaksın. Geçen gün gitmiş yeni öğreniyor köyleri. Kılavuzu kim bilmem ama park sözü vermiş. Köyün her tarafı zaten park. Kırık boruyu dün vermezken bugün neyi nasıl söz veriyorsun? Yalan söylerken dilinde mi sürçmüyor, vicdanın nasıl el veriyor, hacıya gittin geldin. Kişisel hırs için insanlar yalan söylemez. Belediye başkanlığı makamı insanlara hizmet etme makamı, kişisel hırs makamı değil.

Siyasi partiler topluma hizmetin bir aracıdır. Vicdanen topluma hizmet edebilirsen o zaman rahat olursun, Allah katında sevilir sayılırsın. Esnaf toplantısı yapıp imza karşılığı esnafa bildiri dağıtırsan ‘Toplantıya gelecek’ dersen bu bir tehdittir. Bir işin varsa daire amiri ‘Patronu bir göreceksin’ derse yukarıdan iş bitirirsen bu tehdittir. Alanya'da yaşayan insanlar bunu unutmamıştır. İş yapmak için patron dedikleri belediye başkanını görmek zorunda insanlar. Bunu hak etmediler. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamaları için gerekli yazıyı ilettiğim zaman daire amiri ‘Patronu bir görecekmişsin’ dedi. O, benim ’29 Ekim herkes için bayram’ dememi beklerken ben hazırlıklı gelip ‘Parası neyse kes makbuzu ben ödeyeyim’ deyince gevşedi. Yanına çağırdığı adamı bunun için çağırıyor. Belediye başkanı arkadaşın işini yapmış oluyor. Ondan habersiz bir iş yapmış olmuyor. Bu adam bizimle aşık atmasına gerek yok. Herkes elini vicdanına koysun ona göre hareket etsin.”